Turkiyenin En Kaliteli SOHBET Platformuna Hosgeldiniz.

Sohbet Girişi


* Şifreniz yoksa boş bırakın. ESKİ SÜRÜM İLE BAĞLAN

İsmet İnönü - İzmir : Cumhurbaşkanı Biyografileri - Sohbet - Muhabbet - Chat ve Paylaşım Sitesi..


İsmet İnönü – İzmir :   Cumhurbaşkanı Biyografileri

images

İsmet İnönü – İzmir :   Cumhurbaşkanı Biyografileri

Asker, devlet adamı, Atatürk’le beraber Türkiye Cumhuriyeti kurucusu İsmet İnönü 24 Eylül 1884’te İzmir’de doğdu. Babası, Malatya’ya yerleşmiş Bitlisli Kürümoğulları Ailesinden Mehmet Reşit Bey, annesi Bulgaristan’ın Deliorman yöresinden Cevriye Hanımdır.

ismet inönü Hayatini Anlatan video

İlköğrenimini Sivas Askeri Rüştiyesinde bitirdikten sonra (1895), Sivas Mülkiye İdadisinde ve İstanbul Mühendishane İdadisinde okudu. 1900’de Topçu Harbiyesine girerek, 1903’de birincilikle bitirdi. 1906’da Harp Akademisinden yine sınıf başı olarak, altın maarif madalyası ile mezun oldu.Kurmay yüzbaşı olarak Edirne’deki II. Orduya atandı. 1907’de Fethi Bey’in (Okyar) önerisiyle İttihat ve Terakki Cemiyetine girdi. Önyüzbaşı olarak 31 Mart Olayını bastırmak için toplanan Harekat Ordusuna Yeşilköy’de katıldı (1909). Yemen ayaklanmasını bastırmak üzere gönderilen Ahmet İzzet Paşanın Dördüncü Kolordu Kurmay heyetinde yer aldı ve burada üç yıl kalarak (1910-1913) binbaşılığa yükseldi ve kurmay başkanlığı görevine getirildi. İlk diplomatik misyonunu yüklenerek isyan eden İmam Yahya ile görüşüp, barışı sağladı.

Balkan Savaşının son dönemine yetişti, Çatalca’da yine Ahmet İzzet Paşanın emrinde, 1. Şubede bulundu. Eylül 1913’de Bulgarlarla imzalanan İstanbul Antlaşması görüşmelerine askeri danışman olarak katıldı. Genelkurmay 3. şubede ve 1. ordu kurmay heyetinde görev aldı.

Birinci Dünya Savaşında Başkumandanlık Karargahında Harekât Şubesi Müdürlüğü yaptı ve Kasım 1914’te yarbay oldu, bir yıl sonra albaylığa yükseldi.Enver Paşa’nın emrinde ordunun yenileştirilmesi çalışmalarında bulundu. II.Ordu Kurmay başkanlığına atandı.

1916’da İstanbul’da Süleymaniye semtinden komşusu Mevhibe Hanımla evlendi. 57 Yıl süren bu mutlu evlilikte, biri Kurtuluş Savaşı sırasında ölen dört çocukları oldu: İzzet(1919-1921), Ömer (1924-2004), Erdal (1926-2007), Özden(1930).

Doğu ve Suriye cephelerinde Dördüncü, Üçüncü ve Yirminci Kolordu Komutanlıkları yaptı. Bu dönemde Mustafa Kemal Paşa ile birlikte çalışma olanağı buldu, Harbiye’den okul arkadaşı iki komutanın dostlukları ilerledi. II.Ordu komutanı Mustafa Kemal’den yüksek ve anlamlı bir sicil aldı (1917).

1918 Ekiminde İstanbul’a döndü, kurulan yeni hükümette Harbiye nazırlığını üstlenen Ahmet İzzet Paşanın yanında Harbiye nezareti müsteşarlığı yaptı. Askeri şurada görev aldı. Bu dönemde İstanbul’da sık sık Mustafa Kemal’le bir araya gelerek vatanın geleceği ve kurtuluşu konusunda yapılan ön çalışmalara katıldı. Ocak 1920’de ilk defa Ankara’ya giderek, Mustafa Kemal’le buluştu, İstanbul’da kalmasında yarar görüldüğünden , döndü ve kendisine yapılacak çağrıyı beklemeye başladı.

19 Mart 1921’de Mustafa Kemal İsmet Bey’i Ankara’ya çağırdı. Er kıyafeti ile gizlice, 21 günlük bir yolculuktan sonra Ankara’ya vardı ve Heyeti temsiliyenin kurmay başkanı olarak çalışmaya başladı.

23 Nisan 1920′ de açılan TBMM’de Edirne Milletvekili sıfatıyla yer aldı. Genelkurmay başkanlığına getirildi, düzenli orduyu kurma görevini üstlendi. Bu sırada İstanbul Hükümeti tarafından, Mustafa Kemal’le birlikte asi sayılarak idama mahkum edilmişti. Zorluklar ve yokluklar içerisinde disiplinli bir ordu yaratmayı başardı.

Ali Fuat Paşa Gediz saldırısında başarısızlığa uğrayınca yerine İsmet Bey önce Batı Cephesi Kuzey kesimi sonra da tüm Batı Cephesi komutanlığına getirildi (4 Mayıs 1921). İlk iş olarak başına buyruk hareket eden Çerkez Ethem çetesini denetim altına almaya çalıştı. Ordu bir yandan Çerkez Ethem güçleriyle mücadele ederken diğer yandan saldırıya geçen Yunanlılarla Eskişehir yakınlarında İnönü’de savaştı. Düşman birliklerinin ileri hareketi Birinci İnönü savaşında durduruldu (10 Ocak 1921).

Çerkez Ethem ve kardeşleri yenilgiye uğrayarak kaçıp, Yunanlılara sığındılar. Düzenli ordu birlikleri yeniden başlayan Yunan saldırısını da geri püskürttüler ( İkinci İnönü zaferi 1 Nisan 1921). Generalliğe yükselen İsmet Paşa’yı Mustafa Kemal, ” yalnız düşmanı değil, milletin makus talihini de yendiği için” bir telgrafla kutladı.Orduyu önerildiği üzere Sakarya’nın gerisine çekti ve Genelkurmay başkanlığını Fevzi Paşa’ya devretti (Temmuz 1921). Sakarya ve Başkumandanlık Meydan Savaşlarının hazırlanmasında ve kazanılmasında etkili oldu (1922).

Zaferin ardından Mudanya ateşkes görüşmelerinde TBMM hükümetini temsil etti ve ateşkesi imzaladı (Ekim 1922). Dışişleri bakanlığına getirilerek, Lozan’da barış görüşmelerini sürdürecek heyetin başına atandı (1922). Lozan’da iki dönem boyunca baş delege olarak zorlu müzakereleri yürüttü, Türk tarafının tezlerini, Mustafa Kemal’in desteği ve onayıyla başarıya ulaştırdı. Savaşı bitiren ve yeni Türk Devletini dünyaya tanıtan Lozan Barış Antlaşmasını imzaladı (24 Temmuz 1923).

Yurda döndükten sonra 13 arkadaşıyla birlikte Ankara ‘nın başkent olması için önerge verdi. Mustafa Kemal’le birlikte cumhuriyetin kurulması çalışmalarını yürüttü ve ilk Cumhuriyet Hükümetini kurarak başbakan oldu (30 Ekim 1923). CHP başkan vekilliğini de üstlenerek bu görevini Kasım 1924’e kadar sürdürdü. Kısa bir süre ayrı kaldıktan sonra Şeyh Sait isyanının patlamasıyla başbakanlığa geri döndü ( 3 Mart 1925).Takriri sükun kanunu ve İstiklal mahkemelerinin kurulmasıyla düzen sağlandı, devrimler gerçekleştirildi.Soyadı kanunu çıkınca Atatürk İsmet Paşa’ya İnönü soyadını verdi (1934).

Başbakanlığı döneminde İnönü Atatürk ilkelerinin hayata geçirilmesini sağladı, ulusal iktisadın gelişmesine, demiryollarının yayılmasına, devletçilik ilkesinin korunmasına özen gösterdi. Zamanla liberal iktisattan yana olan muhalefet cephesi tarafından eleştirilmeye başlandı.

Atatürk’ün hastalığının artması ile iki devlet adamı arasında bazı görüş ayrılıkları baş gösterdi. İnönü 8 Kasım 1937’de görevinden istifa etti. Ancak iki arkadaşın dostlukları uzaktan da olsa sürdü.İnönü Atatürk’ün ölümünün ardından TBMM tarafından oy birliği ile Türkiye Cumhuriyetinin ikinci cumhurbaşkanı seçildi( 11 Kasım 1938). CHP Olağanüstü Kurultayı kendisini ” değişmez genel başkan ve milli şef” ilan etti.

İnönü Kemalist devrimleri sürdürdü, özellikle eğitim seferberliği üzerinde durarak, daha önce kurulan Köy Enstitülerinin yayılmasını sağladı. Milli Eğitim Bakanı Hasan Ali Yücel’in katkılarıyla dünya edebiyatı klasik eserleri türkçeleştirildi, sanatta büyük hamleler yapıldı.Halkevleri ve Halkodaları deneyimleri başarı kazandı. Döneminde Celal Bayar, Refik Saydam, Recep Peker ve Şemsettin Günaltay hükümetleri kuruldu.

İkinci Dünya Savaşının patlamasıyla ilgisini dış dünyaya çevirdi. İnönü’nün izlediği ince denge politikası sayesinde Türkiye savaşın dışında kalmayı başardı.İngiltere Başbakanı Churchill ile Adana’da ( 30 Ocak -1 Şubat 1943), ABD Başkanı Roosevelt ve Churchill ile Kahire’de ( 4-6 Aralık) ülkenin savaşa katılma koşulları üzerine görüşmeler yaptı. Savaşın sonunda Türkiye müttefikler yanında yer alarak (23 Şubat 1945) Birleşmiş Milletler kurucu üyesi olmaya hak kazandı.

Savaş sonrası yeniden yapılanan dünya içinde, İnönü Türkiye’de çok partili demokratik sistemin kurulması için uğraş verdi.CHP içindeki muhalefet kanadının ayrı bir siyasi parti kurmasına olanak tanıdı. Celal Bayar önderliğindeki Demokrat Partinin katılımıyla ilk çok partili seçimler yapıldı (1946). Seçim yasasının değiştirilmesinin ardından yapılan 14 Mayıs 1950 seçimlerini CHP kaybetti. İnönü Cumhurbaşkanlığından ayrılarak muhalefet lideri olarak TBMM’de görev aldı.

1950-1960 yılları arasında büyük bir demokrasi mücadelesi verdi. “En büyük yenilgisini en büyük zaferi” diye niteleyerek, halk meydanlarına indi. Zaman zaman sertleşen siyaset ortamında eylemleri ve konuşmalarıyla iktidarın tepkisini çekti. 1954 ve 1957 seçimlerinde yenilgiye uğramasına karşın liderliğini sürdürdü ve Demokrat Partinin uyguladığı politikaları eleştirdi. Tırmanan siyasi bunalım, 27 Mayıs 1960’da hükümete karşı olan bir kısım aydın çevreye ordunun da katılmasıyla, Demokrat Parti iktidarının yıkılmasına yol açtı. İnönü, kurulan Milli Birlik Komitesini destekleyerek, bir an önce sivil bir yönetime geçilmesi için uğraş verdi.

1961’de yapılan seçimlerde önce AP , arkadan YTP ve CKMP ile, son olarak da bağımsızlarla koalisyon hükümetleri kurarak yeniden üç kez Başbakan oldu. İki askeri darbe girişimini bastırdı (22 Şubat 1962, 21Mayıs 1963).Kendisine karşı düzenlenen bir suikasttan kurtuldu ( 24 Şubat 1964).

Kıbrıs olaylarının alevlenmesi üzerine Türkiye’nin müdahale hakkını kullanacağını söylemesi ABD ile kendisini karşı karşıya getirdi. Dönemin Cumhurbaşkanı Johnson’dan sert bir mektup aldı (15 Haziran 1964) ve “yeni bir dünyanın kurulacağını ve Türkiye’nin burada yer alacağını” ifade etti. Johnson’la Amerika’da görüştü.Şubat 1965’de koalisyonun bozulması üzerine tekrar muhalefet liderliğine döndü.

CHP içinde “ortanın solu” hareketini başlattı ve bu hareketin savunucusu Genel Sekreter Bülent Ecevit’i destekledi.12 Mart 1972 muhtırasının ardından izlenecek yol konusunda Ecevit’le ters düştü ve parti içindeki gücünü kaybetti. 8 Mayıs 1972’de Genel Başkanlıktan, Kasım 1972’de CHP’den istifa etti. Ömrünün son yılında TBMM’ne Senatör olarak devam etti. 25 Aralık 1973’de Ankara ‘daki evi Pembe Köşkte hayata veda etti. Bakanlar Kurulu kararıyla Anıtkabir’de toprağa verildi.

ismet, inönü, başbakan, cumhurbaşkanı 1.-2. inönü lozan erdal



Bir cevap bırakın.

Forum Sitesi - istanbul metal işleme - oyunlaroyna.org - pubg mobile uc
deneme bonusu veren siteler - bahis siteleri - deneme bonusu veren siteler - Tipobet